Kimisi köpeğini yanında taşır kimisi çantasını kimisi
kitabını ben ise onsuz dışarı çıkmazdım.Onun yanımda olmadığı anlar adeta eksik
hissederdim kendimi..
Bazılarına garip gelirdi yaptığım.Çünkü onlar benim gibi
bakmazdı hayata.Yalnızca eğlenmek için yaşarlardı veya yaşamak için
eğlenirlerdi.Bana müzik kutum yeterdi.Benim için müzik kutusunun ötesinde
devasa bir anlamı var.Boş vakitlerimde onu açar yaşadığımı hissederdim.Gelcekte
ki beni yansıtırdı adeta.Gözlerimi kapattığımda gördüğüm ben ile kutunun
üstünde dans eden balerin çok benzerdi..
Bende onun gibi dans etmeyi düşlerim kendimi bildim
bileli.Anne ve babamın eksikliğini bile unuturum onunlayken.. Babamın saçımı
oksayısı ve o tatlı gülümsemesi, annemin şefkatli ve içten bakışları aklıma
gelir hep.. Bazıları için ufacık gelen ve anı çöplüğünde yer alan hatıralar
benim sonsuz huzura yaklasmama ve ailemi hissetmeme yardımcı oluyor.
Kendimi güçsüz hissettiğimde sarıldığım şey ne bır yastık ne
bır beden ne de bir fotoğraf yalnızca müzik kutum.. Aslında içten içe de acı
çektiren tek şey de o oluyor çünkü üzerinde dans eden balerının her bır figürü
bana o alev yığınlarını hatırlatır, müziğin her çıkış noktası bana havada kül
bulutunu ve o kül bulutuna eşlik eden rüzgarın anne ve babamı nasıl göklere,sonsuzluğa
uğurladığımı hatırlatır..
Bütün bunlara katlanmamın sebebi ise evimiz yandıktan sonra
geride kalan tek mirsaın o olması..
“Belki de balerin dans ederken annemi her an kapıdan
girecekmiş gibi beklememdi..”
Mustafa Erdağ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder